Anonim Şirketlerde Avukat Bulundurma Zorunluluğu

Anonim Şirketlerde Avukat bulundurma zorunluluğu 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile getirilen bir zorunluluktur ve sadece  yasada belirtilen şartları karşılayan şirketleri kapsamaktadır.

 

Avukat bulundurma zorunluluğuna uyulmaması hali için yüklü miktarda idarî para cezalarının öngörülmesi, anonim şirket yöneticileri açısından konuyu daha da önemli hale getirmektedir. 

 

Bu sebeple,bu yazımızda hangi anonim şirketlerin sözleşmeli avukat bulundurmak zorunda oldukları ve bu yükümlülüğe uyulmaması durumunda uygulanacak cezalar üzerinde durulacaktır.

 

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35/3.maddesine göre; Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan (yani kuruluş esas sermayesi 250 bin TL ve üzeri olan  )anonim şirketler sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır.

 

Esas sermaye miktarı 250 bin TL’nin altında kalan anonim şirketler için ise sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu yoktur.

 

Anılan zorunluluk, kuruluş esas sermayesi 250.000 TL ve üzeri olan anonim şirketlerde, şirketin tüzel kişilik kazanması ile birlikte; kuruluş esas sermayesi 250.000 TL’nin altında olmakla birlikte sermaye artırımı sonrasında esas sermaye miktarı 250.000 TL ve üzerine çıkan anonim şirketlerde ise, sermaye artırımına ilişkin genel kurulunun ticaret siciline tescil ettirildiği anda doğar.

 

Yine Avukatlık Kanunu Yönetmeliği’nin “Sözleşme yapılması ve sözleşmede bulunması gereken hükümler” başlıklı 73/A maddesinde sürekli avukatlık hizmeti içeren çalışma şekillerinde, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’na ve Avukatlık  Asgari Ücret Tarifesi’ne uygun olarak ,yazılı ve sürekli avukatlık hizmetleri sözleşmesi düzenlenmesinin zorunlu olduğu ve “Kanuna uygun davranmayan tüzel kişiler hakkında merkezlerinin bulunduğu yer barosu tarafından suç duyurusunda bulunulacağı”  düzenlenmiştir.

 

Yasa koyucu, belirtilen Anonim şirketler için önem arz eden bu hususun takibi ve uygulanabilirliğini sağlamak açısından bu düzenlemeye aykırı davranışı suç saymış ve idari para cezası uygulanacağını hükme bağlamıştır.

 

Bu hükümlere aykırı davranan kuruluşlara ,1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35.maddesinin 3.fıkrası gereği; Cumhuriyet Savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan onaltı yaşından küçük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan asgari ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idari para cezası verilir.

 

Örneklemek gerekirse; 2017 yılı için belirlenen işbu aylık brüt ücret miktarı 1.777,50-TL olup, sözleşmeli avukat tayin edilmeyen her ay için iki aylık brüt asgari tutarı olan 3.555,00-TL üzerinden işlem yapılacaktır.

 

Anonim şirketlerde sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu, Türk Ticaret Kanunu ile değil, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile getirilen bir zorunluluktur.

 

Sözleşmeli avukatlara, 2017 yılında ödenecek asgarî aylık ücret ise 1.650 TL olarak belirlenmiştir.

 

Anonim şirketlere getirilen bu zorunluluğun objektif, hukuki ve hakkaniyetli olmadığı, şirketleri sözleşme yapmaya zorlayarak Anayasa’da güvence altına alınan sözleşme yapma serbestisine aykırılık teşkil ettiği yönünde eleştiriler bulunsa da, Anayasa Mahkemesi, 30.06.2011 tarih ve E. 2010/10, K. 2011/110 sayılı Kararı’nda, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin anonim şirketler yönünden,  Anayasa’ya aykırı olmadığına hükmetmiştir.

 

Dolayısıyla, bu konudaki eleştirileri bir yana bırakarak, yüklü miktarda idarî para cezalarına muhatap olmamak için, esas sermayesi 250.000 TL ve üzerinde olan ya da sermaye artırımı sonrasında bu miktara ulaşacak veya aşacak olan anonim şirketlerin yönetim kurullarının, sözleşmeli avukat bulundurma yükümlülüğüne uymaları menfaatlerine olacaktır

 

Avukat, her türlü işlemi şirket adına hukuka uygun bir şekilde en kısa zamanda gerçekleştirecektir. Aynı zamanda kanunda yer alan usul kurallarına uygun hareket edilmesi ve sürelerin kaçırılmaması da şirketlerin geleceği bakımından önem arz ettiğinden dolayı bu alanda avukata ihtiyaç duyulması kaçınılmaz olmaktadır. Yapılan ufak bir teknik hata, büyük zararların meydana çıkmasına ya da ticari ilişkilerin son bulmasına neden olabilir. Bu nedenle hem teknik hem de hukuki bilgiye sahip olan  şirket avukatına mutlak suretle danışılmalı ve onun deneyimlerinden faydalanılmalıdır, hatırlatmakta fayda görmekteyiz.

 

Av. Pelin ŞENOL BARUH